Toplumsal cinsiyet eşitsizliğine dikkat çekmek için 42 km koştu: Artık harekete geçmeliyiz

Profesyonel bir sporcu olan Elif Numanoğlu, salgın nedeniyle çevrim içi olarak düzenlenen bir yarışta 42 kilometrelik maraton koştu. Numanoğlu, koşusunun her 7 kilometresinde farklı bir eşitsizliğe dikkat çekerken bu koşusuyla Devrim Stadyumu’nda maraton koşan ilk kadın sporcu oldu.

Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nde (ODTÜ) Beden Eğitimi ve Spor üzerine yüksek lisans yapan Elif Numanoğlu, her yıl tuz gölünde düzenlenen Runfire Salt Lake isimli maratona katıldı. Yarışma, salgın nedeniyle bu yıl çevrim içim olarak düzenlenirken, koşucular telefonuna indirdikleri GPS kontrollü bir uygulama vasıtasıyla, tercih ettikleri bir bölgede koşarak yarışmaya katılım gösterdi.

Numanoğlu da 42 kilometrelik bu maraton koşusunu, Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nde (ODTÜ) bulunan Devrim Stadyumu’nda gerçekleştirdi.

Bu koşuda, kadınların karşılaştıkları eşitsizliklere dikkat çekmek isteyen Numaoğlu, koşusunun her 7 kilometresini, seçtiği bir eşitsizlik için koştu.

Bunu, bu eşitsizliklere bir farkındalık yaratmak için koşan Numanoğlu, her 7 kilometrede bir, hangi eşitsizlik için koştuğunu eş zamanlı olarak sosyal medya hesabından paylaştı. Eğitimde kadın-erkek eşitsizliği, mahalle baskısı, iş hayatında cinsiyet eşitsizliği, çocuk gelin dramı, kadın cinayetleri ve tüm cinsiyet eşitsizliklerine karşı bir farkındalık yaratmak için koşan Numanoğlu, projesine dair merak edilenleri Alan Savunması’na anlattı.

“Kız çocuklarının eğitimi için de bağış topladım”

Nyumanoğlu, projesini ve bu ‘çevrim içi’ yarış mantığının nasıl olduğunu anlatan şu sözlerle anlattı:

“Sizin de bildiğiniz gibi pandemi süreci nedeniyle pek çok şey çevrim içi olarak yapılmaya başlandı. Spor da bunlardan biri.

“Hal böyle olunca yarışlar da ‘sanal yarış’ şeklini aldı. Telefonunuza indirdiğiniz GPS kontrollü bir uygulama ile tercih ettiğiniz bir bölgede koşuyor ve kaç km koştuğunuzu o yarışın uygulamasına kaydediyorsunuz. Ben de her yıl tuz gölünde düzenlenen ve bu yıl çevrim içi olarak gerçekleştirilen Runfire Salt Lake isimli yarış kapsamında koşmak istedim. Bu sene onlar da 10, 20 ve 40 km’lik maratonlarını çevrim için olarak gerçekleştirme kararı aldılar.

Her zaman Devrim Stadyumu’nda maraton koşmak istediğini söyleyen Numanoğlu, şöyle devam etti:

“Telefonumuza indirdiğimiz GSP kontrollü uygulamayı açarak istediğimiz yer de koşma şansı verildi. Ben de ODTÜ’de Devrim Stadyumu’nda maraton koşmak istemiştim ve orayı tercih ettim.

“Ayrıca koşarak, bazı vakıflar için bağış toplama şansımız da vardı ve ben de Adım Adım Buldan Vakfı yararına koşmak istedim. Adım Adım Buldan Vakfı’nın kız çocuklarının eğitimi gerçekleştirdiği projeye bağış toplamak için koştum.”

“Keşke daha çok ses getirebilseydi”

Numanoğlu, bunu yapmaktaki tek amacının, bu eşitsizliklere bir farkındalık yaratmak olduğunu söyledi. “Keşke daha çok ses getirebilseydik” diyen Numanoğlu, projesini nasıl uyguladığını şöyle anlattı:

“Bunu yapmaktaki amacım tamamıyla bir farkındalık yaratmaktı. Bunun için de her 7 kilometrede bir eşitsizlik olmak üzere 42 km boyunca eğitimde kadın-erkek eşitsizliği, mahalle baskısı, iş hayatında cinsiyet eşitsizliği, çocuk gelin dramı, kadın cinayetleri ve tüm cinsiyet eşitsizliklerine karşı bir farkındalık yaratmak için koştum.

“Her 7 km’de bir, farkındalık yaratmak istediğim koşu, fotoğraflarla birlikte eş zamanlı olarak sosyal medya hesabımdan paylaşıldı. Bu noktada ve öncesindeki hazırlanma sürecinde yine spor ve toplumsal cinsiyet üzerine çalışan ODTÜ’den Happening Türkiye oluşumu bana çok yardımcı oldu.

“Kendi çapımızda küçük bir farkındalık yaratmaya çalıştık, keşke daha çok ses getirebilseydi. Bu projeyi İstanbul Maratonu’nda da devam ettireceğim.”

“Sürekli, ‘Bu gibi eşitsizliklere spor yoluyla ne gibi bir farkındalık yaratabilirim’ diye düşünüyordum”

Numanoğlu, spor yoluyla eşitsizliklere yönelik farkındalık yaratma çalışmalarının sadece bundan olmadığını söyledi. Bunun tamamen spontane bir şekilde, alelade geliştiğini söyleyen Numanoğlu, şöyle devam etti:

“Böyle bir motivasyonum her zaman vardı. Sürekli, ‘Bu gibi eşitsizliklere spor yoluyla ne gibi bir farkındalık yaratabilirim’ diye düşünüyordum. Bundan önce birkaç arkadaşımla spor ve farkındalık yaratmak ilişkisi üzerine bir projeyi yazmaya başlamıştık, kız çocukları üzerine bir proje ve hala yazım aşamasındayız.

“Derken bu Runfire Salt Lake yarışından haberdar oldum. Bir gün yine koşarken bu fikir geldi aklıma, koşarken adeta algılarım açılıyor , bu gibi fikirler aklıma hep koşarken geliyor. Bu da öyle oldu.

“O esnada Happening Türkiye ile paylaştım bunu ve hemen tasarladık. Her şey bir anda oldu, 2 günde planladık, dördüncü gün hemen Ankara’ya gittim.”

“Hala yüzlerce kadın cinayeti gerçekleşiyor, bizim artık sesimizi duyurmamız lazım”

“Bu tür aktivitelerin, kadın-erkek ve bir başka eşitsizliklere farkındalık yaratabilmekte çok önemli ve etkili olduğunu düşünüyorum” diyen Numanoğlu, artık eyleme geçilmesi gerektiğini söyledi.

Bu eşitsizlikler karşısında sessiz kalınmaması gerektiğini söyleyen Numanoğlu, şöyle devam etti:

“Şu an Beden Eğitimi ve Spor alanında yüksek lisans yapıyorum ve Hacettepe Üniversitesi’nde toplumsal cinsiyet eşitliği üzerine dersler aldım. Hal böyle olunca akademik olarak toplumsal cinsiyet eşitliği ve spor konusuna yönelmek istedim ancak bu konuya ilişkin birçok önemli çalışmalar var ancak ne yazık ki kimse bunları okumuyor.

“Şimdi bile akademik olarak bunlar için çabalarken onlarca, yüzlerce kadın cinayetleri gerçekleşiyor. Bizim artık sesimizi duyurmamız lazım. Bu sebeple eyleme geçmek, bunu bir hareketle birleştirmek istedim.”

“Topluma mal olmuş kişilerin yapması daha etkili olur”

Özellikle sporcu veya topluma mal olmuş kişilerin bu eşitsizliklere vurgu yapmasının, bu eşitsizliklere ve bu eşitsizliklerin giderilmesine karşı farkındalığı arttırmakta daha önemli olacağını söyleyen Numanoğlu, şöyle devam etti:

“Biraz daha görünür olmaları itibarıyla ben onların çok daha etkili olacağını düşünüyorum. Konumlarını, bulundukları platformları ve görünürlüklerini kullanarak çok daha büyük ve etkili farkındalıklar yaratabilirler.

“İyi niyet elçisi ve sosyal girişimci yönü de olan ve aktif olarak farkındalık yaratmaya çalışan sporcu, oyuncu ve sanatçılar var ancak sayıca pek fazla değiller.

“Neticede ben topluma mal olmuş bir insan değil, ülkemizdeki pek çok insan gibi normal bir yurttaş, bir öğrenciyim. Bu sebeple benim etkim kısıtlı.”

“İlk olduğumu bilmiyordum, ben de sonradan öğrendim”

Numanoğlu, Runfire Slat Lake maratonu kapsamında yaptığı koşu ile Devrim Stadyumu’nda ulusal bir yarış için maraton koşan ilk kadın oldu. Bunu ilk aşamada bilmediğini, daha sonra bir televizyon kanalında yayımlanan haberi sonrasında öğrendiğini söyleyen Numanoğlu, konuya ilişkin şunları söyledi:

“Daha önce ODTÜ’lü kadınlar, mutlaka dışarıdaki bir maratonda 20 veya üstü bir kilometre koşmuşlardır ancak ulusal bir yarış için Devrim Stadyumu’nda koşan bir kadın olduğu kayıtlarda yok. Ben de bunu bir haber kanalında çıkan haberim sonrasında öğrendim, öncesinde bunu ben de bilmiyordum.

“Daha önce Devrim Stadyumu’nda koşan ODTÜ’lü bir çift olduğunu biliyorum ancak ben bunu, tek başıma ve farkındalık yaratmak için ulusal bir yarış kapsamında koşan ilk kişiyim. Yaptığım araştırmalar sonucu bunu öğrendim.”

“İstanbul Maratonu’nda da kız çocuklarının eğitimi için koşacağım”

“Yine Adım Adım Buldan Vakfı yararına kız çocuklarının eğitimi için bir bağış kampanyası açacağım. Bunun için 8 Kasım’da gerçekleşecek olan İstanbul Maratonu’nun 42 km kategorisinde koşacağım.

“Orada görünürlüğümün ve buna bağlı olarak yaratacağım farkındalığın daha fazla ve daha etkili olacağını düşünüyorum.”

Numanoğlu’nun çalışmalarına dair tüm gelişmeleri instagram.com/sherunsforever adresinden takip edebilirsiniz.