Wushu Federasyonu’nun mağdur ettiği sporcu: Turnuvaya katılabilmek için cep telefonumu sattım, onlar tanıdıklarını aldılar
Son günlerde, usulsüzlükler yaptığı yönündeki iddialarla gündeme gelen Wushu Federasyonu’nda sular durulmuyor. Bu usulsüzlükler sebebiyle pek çok wushu sporcusu mağdur edilirken o sporculardan biri Alan Savunması’na konuştu. Sporcu, “Turnuvaya katılabilmek için cep telefonumu sattım ama onlar yakın çevrelerindekileri aldılar” dedi.
Türkiye Wushu Federasyonu hakkında son günlerde gündeme gelen ‘usulsüzlük’ iddiaları artarak sürerken bu usulsüzlüklerin bir de başka bir boyutu var: Hakları yenen sporcular.
Özellikle içinde bulunduğumuz hafta itibarıyla Abdurrahman Akyüz başkan vekilliğindeki Türkiye Wushu Federasyonuyla (TWF) ilgili ortaya skandal nitelikteki pek çok iddia atıldı.
Herkes olayları “Türkiye Wushu Federasyonu skandalı” olarak yorumlarken olayların bir başka boyutu var ki o da bu turnuvalara katılmış veya katılmak isteyen Türkiyeli wushu sporcularının haklarının yenilmiş olduğu.
TIKLAYIN
Wushu Federasyonu Başkanı’nın kızı turnuvaya hem hakem hem sporcu olarak katıldı; annesinin de hakemliğiyle şampiyon oldu!
Akyüz’ün tartışmalı şampiyonluğu incelendi: Rakiplerine göre geride, bu puanı almamalıydı
Wushu Federasyonu Başkanı’nın eşi, hakemlik yaptığı turnuvaya tek sporcu olarak katıldı, şampiyon ilan edildi!
Mağdur edilen sporcuların sayısı bir hayli fazlayken bu sporculardan biri yaşadığı haksızlıkları Alan Savunması’na anlattı. İletişime geçtiğimiz pek çok sporcu, federasyon tarafından mimlenmemek ve zor durumda kalmamak için görüş vermeyi reddederken, kadın bir sporcu isminin gizli kalması koşuluyla görüş vermeyi kabul etti.
14 yaşından bu yana milli wushucu olmayı ve Türkiye’yi yurt dışında temsil etmek istediğini söyleyen genç sporcu, “Küçük yaştan itibaren dövüş sporlarında ilgim vardı. Bir ablam da amatör olarak karate sporuyla ilgileniyordu. Bu yaşımda ülke içinde gerçekleşen pek çok turnuvada derece elde etmeme rağmen milli olamadım. Bu kesinlikle benden kaynaklanmıyor, şu anda milli kadroda yer alan pek çok sporcudan çok daha iyi derece ve şampiyonluklarım olmasına rağmen milli takıma alınmadım” dedi.
“Meğer tanıdıkları insanlar milli takıma girebilsin diye bize böyle bir zorluk çıkarmışlar”
Özellikle son iki senedir, milli takıma girebilmek için torpil gerektiği yönünde dedikoduların kulağına geldiğini söyleyen sporcu şöyle devam etti:
“Üstelik mesele derece yapmak, şampiyon olmak ve milli takıma seçilmekten ibaret de değil, devamı da var. Wushunun sanda disiplininde birinci olarak milli takıma seçildiğimi öğrendim ancak takımla birlikte mücadele edebilmem için federasyona bir ücret ödemem gerektiği söylendi. ‘Ne ücreti?’ diye sorduğumda milli takımla uluslararası arenada yarışabilmek için bir ücret gerektiği, bunu da sponsorlar aracılığıyla karşılamamı istediler. Üstelik bunu bana söylediklerinde başvuruların bitimine 3 gün gibi bir sürenin kaldığını öğrendim.”
“Hakkımızın yendiğinden emin olduk”
Turnuvaya katılabilmek için cep telefonunu sattığını söyleyen sporcu, şu ifadeleri kullandı:
“Maddi durumu iyi olan bir aile olmadığımız için parayı hemen verebilecek bir durumda değildim. Sponsor arayışlarımda sonuçsuz kalınca parayı kendim toplamaya çalıştım. Bunun için cep telefonumu satmak zorunda kaldım ancak bu satışla birlikte elimdeki toplam para hala 1.900 lira, benden istedikleri toplam para ise 7 bin küsür liraydı. Sonuç olarak parayı denkleştiremeyince ne milli takıma katılabildim ne de uluslararası turnuvalara gidebildim.
“O dönem birçok sporcu bu sebeple milli takıma giremedik. Sonradan öğrendik ki her sporcu için bu şartı koşmamışlar. Kendi tanıdıkları sporcular milli takıma girebilsin diye bazı sporculara böyle bir zorluk çıkardıklarını söyleyenler bile oldu. Şimdi çıkan haberler yoluyla hakkımızın yendiğinden kesin olarak emin olduk” (ASK)