Queer Olympix 2019: “LGBTİ+’lar her yerde olduğu gibi sahalarda da var olmaya devam edecek”
Queer Olympix 2019’un yasaklanmasının ardından etkinlikte yer alan takımlar ortak bir açıklama yayımladı.
Bu yıl üçüncüsü düzenlenen Queer Olympix 2019, 23 Ağustos’ta Heybeliada’da başladı. 24 Ağustos günü İlçe Emniyet Müdürlüğü’nün talebi üzerine Kadıköy Kaymakamlığı, Queer Olympix’in Kalamış’ta yapılacak bölümlerini “Kamu düzeni, suç işlenmesini önlemek, genel sağlığın ve genel ahlakın korunması”nı gerekçe göstererek yasakladı.
Konuyla ilgili olarak daha önce kısa bir açıklama yayımlayan etkinliğin düzenleyicisi Atletik Dildoa, bu kez Queer Olmypix 2019’da yer alan tüm takımların ortak imzasıyla yeni bir açıklama yayımladı.
TIKLAYIN - Queer Olympix 2019 Kadıköy Kaymakamlığı tarafından yasaklandı!
“Spor alanındaki görünürlüğümüzü savunmaya devam edeceğiz!”
Queer Olympix ekibinin ortak açıklaması şöyle:
“Öğrendik ki uzun atlamamız kamu sağlığını, düzenini ve ahlakını tehdit ediyor. Fazla uzağa ya da fazla yükseğe atlarsak, olmamız istenmeyen alanlarda olmakta ısrar edersek heteroseksizmi de aşabiliriz, maazallah!”
“Bu yıl üçüncü kez gerçekleştirmeyi planladığımız Queer Olympix etkinliği Kadıköy Kaymakamlığı tarafından yasaklandı. 24-25 Ağustos tarihlerinde Kadıköy Belediyesi’nin desteğiyle Kalamış Parkında gerçekleştireceğimiz etkinliklerin yasaklandığını bu sabah (24 Ağustos Cumartesi) etkinlik hazırlıklarımızı yaparken öğrendik. Kalamış’taki yirmi kişilik bir hazırlık ekibine yasak kararını TOMA’lar ve Çevik Kuvvetlerle iletmeye gelinmesi, etkinlik alanından ayrılan katılımcıların evlerine kadar takip edilmesi, bütün yıl boyunca yapılabilecekken kararın son gün çıkarılması bize tek bir şeyi gösteriyor: Bütün bu yasaklar bizi psikolojik olarak da baskı altına almak, bu etkinliği yapmak için harcadığımız gönüllü emeği yok saymak ve nihayetinde varoluşumuzu kabul etmemektir. Biz Queer Olympix ekibi ve tüm katılımcıları olarak bu amaçları görüyor ve engellemelere karşı varoluşumuzu, spor alanındaki görünürlüğümüzü savunmaya devam edeceğimizi herkesin bilmesini istiyoruz.”
“Geçtiğimiz iki sene boyunca Heybeliada ve Kalamış’ta hiçbir sorun yaşamadan, İstanbul, Ankara, Mersin, Kocaeli gibi Türkiye’nin birçok yerinden LGBTİ+ ve kadın sporcunun katılımıyla gerçekleştirdiğimiz bir spor etkinliğinin bile ‘Kamu düzeni, suç işlenmesini önlemek, genel sağlığın ve genel ahlakın korunması’ gerekçesiyle son dakikada yasaklanması, söz konusu grupların kamusal alanda spor yapmasına dahi tahammül edilemediğinin açık bir örneğidir.”
“Kadınlar ve LGBTİ+’lar olarak tüm alanlarımız kısıtlanır, yaşam hakkımız başta olmak üzere en temel haklarımız elimizden pervasızca alınırken bir arada olmayı önemsiyoruz. Bir yıl boyunca hazırlıklarını yaptığımız, gönüllü olarak mesai harcadığımız, İstanbul ve ülke dışından kendisine spor alanında yer bulamamış 100’den fazla kişinin bir araya gelmesi için maddi manevi büyük emek verdiğimiz etkinliğin bir kaymakamlık kararıyla yasaklanmış olması karşısında üzgün ve de öfkeliyiz. Etkinliğimiz engellense de Türkiye’nin her yerinde, her alanda olduğu gibi sporda da kadınların ve LGBTİ+’ların varlığının engellenemeyeceğini biliyoruz. Güvenlik bahanesiyle yapılan keyfi yasaklara rağmen endüstriyel spora, norm olarak dayatılan bedenlere, ikili cinsiyet sistemine ve heteroseksizme karşı sokaklarda, okullarda, iş yerlerinde, sahalarda varız ve var olmaya devam edeceğiz.”
“2015 yılından beri engellenen İstanbul Onur Yürüyüşü’nden sonra LGBTİ+ların şehirdeki ikinci büyük buluşması haline gelen Queer Olympix’in önemini vurgularken ‘yürüyemezsek koşarız’ demiştik. Belli ki engellenen koşmamız ya da hızlı yürümemiz, futbol ya da voleybol oynamamız, bayrak yarışı yapmamız ya da uzun atlamamız değil, kamusal alanda olduğumuz gibi ‘var olmaktaki ısrarımız’”
“Genel sağlık gerekçesiyle sporun yasaklanmasını anlamakta zorlanıyoruz; bizim genel sağlık anlayışımız tüm insanların yaşam hakkının güvence altına alınmasını, yaşamlarını sağlıklı bir şekilde sürdürebilmeleri için eşit olanakların sağlanmasını ve LGBTİ+’ların yaşamlarını riske atan ayrımcı sağlık uygulamalarının engellenmesini içermektedir.”
“Devleti, kaynaklarını LGBTİ+’ların halı saha maçı yapmasını engellemek için kullanmak yerine kadın ve nefret cinayetlerini önlemek için kullanmaya davet ediyoruz. LGBTİ+’lar her yerde olduğu gibi sahalarda da var olmaya devam edecek.” (ASK)