Mor Pedal: “İlk başlarda trafiğe çıkışımızı engellemeye çalışan erkekler oldu”
2016’da Muğla’da, bisikletli kadınları kamusal alanda görünür kılmayı hedeflemek amacıyla kurulan Mor Pedal Kadın Bisiklet Derneği, bugün 81 ile yayılmış durumda. Oluşumu “bir kadın devrimi” olarak nitelendiren dernek kurucusu Yasemin Duygulu, Alan Savunması’na konuştu.
Mor Pedal Kadın Bisiklet Derneği; çevre dostu, ekonomik, sağlıklı bir ulaşım ve spor aracı olan bisikleti kadınlarla buluşturan bir dernek. Kurucusu Yasemin Duygulu ile “bir kadın devrimi” diye nitelendirdiği, bisikletli kadınları kamusal alanda görünür kılmayı hedefleyen Mor Pedal’ın hikayesini konuştuk.
Bisiklet, çoğunlukla bir çocuk aktivitesi ve erkeklerin kullanabileceği bir araç olarak algılanıyordu. Son zamanlarda ise çevremizde bireysel ya da toplu olarak bisiklet süren yetişkinlerin ve kadınların sayısının arttığını görebiliyoruz. Kadınları bisikletle buluşturmaya ve görünür hale getirmeye çalışan birçok platformun çabası söz konusu. Bu çabayı ortaya koyanlardan biri de Muğla’dan başlayıp Türkiye’ye yayılan Mor Pedal Derneği.
2016 yılında Süslü Kadınlar Bisiklet Festivali‘ne gösterilen ilgi sonrası katılımcıların telefon numaralarını toplayıp bir WhatsApp grubu kurarak yola çıkan Yasemin Duygulu, Mor Pedal’ın kuruluş hikayesini şöyle özetliyor:
“Erkeklere özel gibi algılanan trafikte bisiklet kullanmayı kadınlar da yapabilirdi. Ancak bunun için eğitime ve desteklenmeye ihtiyaç vardı. 50 yaşında bir kadının eğitim veriyor olması ilgi çekti. Ortak hikayeleri, çocukken erkek kardeşlere alınan bisikletten mahrum bırakılmış olmalarıydı. Bir kısmına eşleri öğretmemişti, bir kısmı da mahalle baskısından çekinip uzak kalmıştı. Kadınlar o geç kalınmışlığı telafi etmeye kararlıydı ve öğrendiler. Yetmezdi elbet. Trafikte kurallara uygun kullanmayı ve sonrasında uzun turlara çıkıp çevreyi keşfederek keyif almayı öğrendiler. İsmimizi bir akşam boyu tartışarak ortak kararla aldık. İlk formamızı sponsor hediye etti. Böylece her çarşamba şehir içinde formalarla farkındalık turu yapmaya başladık. Heveslenip katılmak isteyenlerle kocaman bir aileye dönüştük”
“İlk başlarda trafiğe çıkışımızı engellemeye çalışan erkekler oldu“
Fotoğraf: Bisiklopedi
Bisikletli kadınların kamusal alanlarda görünür olması dünden bugüne olmadı. Yıllardır sürdürülen istikrarlı çalışmalarla günümüzde birçok kadın bisiklet festivalinden bahsedebiliyoruz. Duygulu’ya, “başladığınız zamanlardaki ilgi ile şu anki ilgiyi nasıl görüyorsunuz?” diye soruyorum. Başlarda garipsendikleri dile getiren Duygulu süreci şöyle anlatıyor:
“İlk başlarda garipsendik. Hatta risk aldığımızı öne sürerek trafiğe çıkışımızı engellemeye çalışan erkekler bile oldu. Disiplinli bir kararlılıkla her Çarşamba kısa tur, hafta sonları köy turları yaptık. İnsanlar alıştı bizi görmeye. Zamanla, eşlerini eğitime getiren beylerin takdirini de görmek kamçıladı bizi. ‘Kız kardeşlik’ felsefesiyle birbirimize tutunduk. Başardığımızı görmek yeni adımların kapısını aralıyordu. Çok ciddi projeler yaptık ses getiren. Birlikteliğimizin bugününe gelince artık her kesimden destek gören, yaptığı sosyal farkındalık çalışmalarıyla bisiklet dünyasında isim yapmış ve pek çok kadına ilham veren bir dernek görüyoruz”
“Sağlıklı kadınların sağlıklı ailelere rehber olacağına inandık”
Bisiklete olan ilgi artıyor. Yeterli seviyede olmasa da günlük hayatta bisiklet kullanan kişi sayısının arttığını görebiliyoruz. Duygulu’ya, bisiklet kullanımının yaygınlaşmasında kadınların rolünü ve kadın dayanışmasının önemini soruyorum. Kadınları toplumun rol modelleri olarak niteleyip, bir adım attıklarında çevresini etkileme gücünü anımsatan Duygulu, bu durumu şöyle açıklıyor:
“Biz, sağlıklı kadınların sağlıklı ailelere rehber olacağına inandık. Kendine zaman ayıran, spor yapan, sosyal çevresi olan bir anneye kim özenmez ki? Üstelik müthiş bir dayanışma sergiliyoruz. Kendi aramızda para toplayıp 19 bisikleti taşıyacak römork yaptırdık. Hedefimiz daha uzaklara gitmekti çünkü. Birlikte zaman geçirirken hem yeni keşifler yapıyoruz hem de sporun verdiği keyifle ruhumuzu besliyoruz. Pandemi döneminde bile grupta asla hastalık sözü etmeyerek bilinçlendirici, eğlendirici oyunlar oynadık kendi aramızda. Moralimizi yüksek tutarak bu süreci dayanışmayla atlatmaya çalışıyoruz”
“Kız kardeşler olarak el ele vermiş, ilerliyoruz”
Kadınların bisiklet kullanımının yaygınlaşması amacıyla kadın dayanışması ekseninde bir araya gelen kadınların üye yapısını da merak ediyorum. Farklı yaş, sosyoekonomik gruplardan gelen kadınların birlikteliğini sorduğum Duygulu, üye yapısını dinamik tutan bazı etmenlerin olduğunu aktarıyor.
Prensiplerini özenle koruduklarını söylerken siyaset muhabbetlerini tercih etmediklerini söyleyen Duygulu, “Herkesin özgür iradesine saygılıyız ama bunu grup içerisinde dillendirmeyi doğru bulmuyoruz” diyor.
Aynı özeni kadının mesleki kariyeri, yaşı ve ekonomik durumunda da koruduklarını kaydeden Duygulu sözlerini şöyle sürdürüyor:
“Her üye diğerine ismiyle hitap eder. Hanım, abla, kızım, müdürüm, başkanım, doktorum gibi titrler kullanmayız. Yaşımız ve sosyal duruşumuz ne olursa olsun biz kadın kimliğimizle varız. Ortak noktamız olan bisikletin etrafında ‘kız kardeşler’ olarak el ele vermiş, ilerliyoruz”
“81 ilde, hiç tanımadığımız kadınlardan destek gördük”
Kadın dayanışmasının en güzel örneklerinden biri de Mor Pedal’ın Muğla’dan başlayıp Türkiye’ye yayılması. Bu noktada diğer bisiklet gruplarıyla ilişkilerini ve ne tür çalışmalar gerçekleştirdiklerini sorduğum Duygulu, “el ele elden elde 81 ile” adını verdikleri 6 aylık bir ön hazırlık yaptıkları etkinliklerini, Türkiye’de tanınmalarını sağlayan proje olarak ifade ediyor:
“Sadece kadın bisikletlilerin -ve tabii erkek bisikletlilerin de eşliği ile- şanlı bayrağımızı il sınırlarına götürüp diğer ilin bayraktarına teslim etmesi öyküsüdür. 81 ilde hiç tanımadığımız kadınlardan bu projeye destek olmalarını sağlamak, onların olağanüstü koşullarda kesintisiz bir şekilde bayrağı bisikletle taşımalarının eşi benzeri yoktur. Proje; 40 Muğlalı kadının 19 Mayıs günü Aydın il sınırına bisiklet sürerek götürdüğü bayrağın 30 Ağustos günü Antalyalı bisikletli kadınlar tarafından tekrar Muğla’ya teslimiyle gerçekleşmiştir. Öncesinde yine bu 40 devrimci kadın ülkede bir ilki başlatmış ve ‘Mor Pedal Kadın Bisiklet Festivali’ni düzenlemiştir. 35 farklı ilden gelen 250 katılımcıyla geçen yıl uluslararası boyut kazanan bu festivalin, kentin hafızasında yer alması amacıyla belediye başkanı Dr. Osman Gürün tarafından adliye meydanına bisikletli kadın heykeli armağan edilmiştir.”
“‘1 Köy 5 Kadın’ projemizle köylerdeki kadınlara sürüş eğitimi verdik”
Fotoğraf: Mor Pedal
Gelenekselleşen festivallerinin bu yıl dördüncüsünü salgın nedeniyle yapamadıkları için üzgün olduklarını dile getiren Duygulu diğer faaliyetlerini anlatmaya devam ediyor:
“İki yıldır kadın ve çocuklara belediye eğitim alanında temel sürüş teknikleriyle eğitim veriyoruz. Gelenlerin hedefi, bisikleti bizler gibi günlük yaşamda kullanmak ve formalı bir Mor Pedal olmak… Geçen yıl “1K5K” (1 Köy 5 Kadın) projesiyle eğitim çalışmamızı köylere taşıdık. Yenice ve Yeşilyurt’ta en az beş kadını bisikletli yapmayı başardık. Şu anda köylerinde kendi aralarında mini turlar düzenliyor, pazar alışverişlerini bisikletleri ile yapıyorlar… 8 mart 2018’de dernekleşerek kurumsal kimlik aldık.”
“’Batıdan Doğuya Pedal Pedal’ projemizle 9 günlük Güneydoğu turu yaptık. Şanlıurfa, Mardin ve Diyarbakır’da Mor Pedal temsilcilikleri oluşturup onlarla şehir içinde bisiklet sürdük. O bölge için sıra dışı bir etkinlikti. Basında çok ses getirdi. Gezimize Eskişehir, Datça ve Antalya Morpedalları ile birlikte 16 kişi katıldı.
“Yine çalışmalarımızı yaşadıkları kentte anlatıp oradaki kadın grubuna sunum yapmamızı sağlayan Almanya - Münih Mor Pedalları ile ilk festivalimizde tanıştık. Davet edildiğimizde kendi bütçemizle gidileceği için 2 kişi katıldık. Almanlarla etkileşim çok olumlu oldu. Sunum Almancaydı ve görsellerimizi çok etkileyici buldular”
“Üyelerimizin kişisel gelişimini destekleme amaçlı edebiyat grubu kurduk”
Kadın dayanışmasının sadece bisiklet üzerinden ilerlemediğini ifade eden Duygulu “Üyelerimizin kişisel gelişimini destekleme amaçlı edebiyat grubu kurduk. 20 aktif katılımcısı var. Her ay belirlenen bir kitap okunur ve gönüllü bir moderatörle okuduklarımızı konuşuruz. Bazılarının yazarlarını da davet ettik” diyor:
“Tüm bu etkinliklerin yanı sıra her milli bayramda ‘Bisiklet Karnavalı’ düzenleyerek halkın coşkulu katılımını sağlarız. Bisiklet; formasız, günlük kıyafetlerle hatta abiye ile bile sürülür mesajı vererek algı oluşturmaya çalışırız.”
Yaşadığınız bir sorun oldu mu diye sorduğum Duygulu “ilimizdeki mazgalların değişimi ve tehlike arz etmeyen hale dönüştürülmesi eylemimize belediye sağduyulu yaklaşmıştır. Bisiklet tekerlerinin mazgala takılıp sürücüyü düşürmesi büyük sorundu” diyerek yanıt veriyor.
“Bisiklet sürmeyi öğrenmeyen kadın kalmayana dek…”
Fotoğraf: Mor Pedal
Bundan sonraki hedeflerini ve çalışmalarını aktaran Duygulu, pandemi döneminde biriken tüm enerjilerini bisiklet yönlendireceklerini vurguluyor. “Bi Tur” adını verdikleri projelerini hayata geçirip şartlar müsait olursa 4. festivallerini gerçekleştireceklerini söyleyen Duygulu, “Muğla’da bisiklet sürmeyi öğrenmeyen kadın kalmayana dek eğitim devam edecek” diyor.
Ayrıca Yasemin Duygulu, Mor Pedal’ın hikayesinin yakında kitaplaşacağı müjdesini sözlerine ekliyor.