“Erkekler kadın ve başörtülü bir futbolcu görünce garipsiyor”
İran asıllı Danimarkalı Maymi Asgari, ülkesi Danimarka’da ve freestyle futbol dünyasında oldukça tanınan bir freestyle futbolcu.
Mülteci bir ailenin çocuğu olan Asgari, geçen yılın başlarında hayatının en büyük sahnesine çıkacağının haberini aldı.
Zira Asgari, Danimarka’nın UEFA EURO 2020’ye ev sahipliği yapacağı sırada Danimarka milli takımımı temsil eden ve turnuvadaki ilk maçlarında taraftarların önünde gösteri yapacak iki kişiden biri olmaya hak kazandı. Ancak şampiyona, koronavirüs salgını nedeniyle geçen yıl 2021 Haziran ayına ertelendi ve haziran ayında da tribünlerde taraftarların olması beklenmiyor.
Kadınlara ve Müslümanlara uygulanan ön yargıyı yıkmayı amaçlayan Asgari ile hayatını konuştuk.
“Erkekler garipsiyorlar”
Öncelikle freestyle futbol nedir?
Freestyle futbol, adından da anlaşılacağı üzere serbest bir stilde futbol oynamaktır. Futbol karşılaşmalarındaki kural ve kaidelerden bağımsız olarak oynanan ve bir takım artistik hareketlerin yapıldığı bir gösteridir esasında.
Siz freestyle futbola ilk olarak kaç yaşınızda ve nasıl ilgi duydunuz?
Freestyle futbola yaklaşık 10 yaşındayken ilgi duymaya başladım. Yüksek tempolu bir oyun olmaması ve son derece estetik ve görsel değerinin yüksek olması beni cezbetti. Pek çok freestyle futbolcu gibi ben de bu sporun dünya çapındaki en popüler ismi Séan Garnier’dan etkilenerek başladım. Televizyonda videolarını izleyerek başladığım kariyerimde, deneye yanıla bugünlere kadar geldim.
Kadın bir freestyle futbolcu olarak herhangi bir zorlukla karşılaştınız mı?
“Karşılaşmadım” desem bu pek doğru olmaz. Sadece kadınlıktan değil, Müslüman bir aileden gelmem ve bunun getirdiği dini vecibeler sebebiyle de ilk başlarda büyük zorluklar yaşadım. Ailem futbol oynamama pek sıcak yaklaşmıyordu ancak bir süre sadece evde oynayarak onları ikna ettim. Zaman içimde yeteneğimi ve bir kadının futbol oynamasının aslında kötü ve günah olmadığını fark edince bir özgürlüğe kavuştum.
Sokak veya salonlardaki freestyle futbol turnuvalarında ise şu ana dek büyük bir zorlukla karşılaşmadım. Erkekler ilk başlarda başörtülü ve kadın bir freestyle futbolcu görünce garipsiyorlar ancak hepsi bundan ibaret, devamında kolay bir şekilde kabulleniyorlar.
UEFA EURO 2020’de Danimarka milli takımını temsil edeceğiniz ve yaklaşık 38 bin taraftar önünde gösteri yapacağınızı öğrendiğinizde ne hissettiniz?
O anki hislerimi tarif edemem, benim için büyülü bir andı. UEFA’nın Danimarka birimi tarafından internet üzerinden yapılan bir anketle seçildim ve doğrusunu söylemek gerekirse bu anketteki adaylardan biri olduğumu öğrendiğimde, seçileceğime dair hiçbir beklentim yoktu. Hatta öyle ki sonuç açıklanana kadar böyle bir anketin var olduğunu unutmuştum bile.
Bir telefon geldi ve kazandığım bana söylendi. İlk 10-15 saniye neyi kazandığımı anlayamadım, sonra bu anketi hatırlayınca resmen ayaklarım yerden kesildi. İnanılmazdı.
“Şampiyona ertelenince hayal kırıklığı yaşadım”
Peki şampiyona, virüs sebebiyle ertelendikten sonra bir hayal kırıklığı yaşadınız mı?
“Yaşamadım” desem yalan olur, bunun için çok heyecanlıydım ancak ne yazık ki dünyada adeta hayatı durduran Kovid-19 virüsü sebebiyle önce belirsiz bir tarihe, daha sonra ise 2021 Haziran ayına ertelendi. Şampiyonaya yaklaşık 20 gün var, çok heyecanlıyım ancak doğrusunu söylemem gerekirse karşılaşmaların taraftara açık olacağını beklemiyorum. Bu da beni biraz endişeleniyor. Ne olacağını hep birlikte göreceğiz.
En büyük rol modelinizin kim?
Farklı şeyler için farklı rol modellerim var. Anneme gerçekten hayranım. Bana ve kardeşime her zaman her şeyi verdi, bu yüzden diğer çocuklardan farklı hissetmedik ama aynı zamanda bize küçük şeyleri takdir etmeyi de öğretti. Sizi bir kişi olarak tanımlayan şeyin, sahip olduğunuz şey olmadığını, kalbinizde ne olduğunu ve diğer insanlara nasıl davrandığınızı öğretti ve ben gerçekten bununla yaşıyorum.
Futbol dünyasında, Nadia Nadim’in benim en büyük rol modelim olduğunu söylemeliyim çünkü çocukken en çok ilişki kurabileceğim kişi olduğunu düşünüyorum. Benimle aynı geçmişe sahipti, Danimarka’daki ilk birkaç yılını bir mülteci kampında yaşadı ve bugün dünyanın en iyi futbolcularından biri. Her şeye rağmen, yine de en iyisi oldu.
“Farklı” olduğunuzu hissettiğiniz bir an oldu mu? Olduysa bunu ne zaman anladınız?
Çocukken okula uyum sağlamadım. Çok fazla kız olduğu için kız grubuna giremedim ve kız olduğum için erkeklere de uymadım. Farklı hissettim ve bu yüzden öz güvenim düşüktü. Kendi kendime futbol oynamaya başladım ve futbol becerilerim geliştikçe öz güvenim de arttı. Futbol oynayınca çok fazla arkadaş edindim.
“İnançlarınız veya cinsiyetiniz ne olursa olsun her şeyi yapabilirsiniz”
Moda ile ilgilenir misiniz? Sadece konu spor olduğunda mı spor giyinirsiniz yoksa genel olarak mı spor giyiniyorsunuz?
Çok fazla şık olduğumu düşünmüyorum, bunu söyleyemem. Başörtüsü takarken kıyafet seçmek zor oluyor. Giydiğiniz şeyin çok kısa olmadığından emin olmalısınız, kısa bir tişört giyemiyorsunuz. Ben sık sık tişört veya kapüşonlu giysiler giymeyi tercih ediyorum. Bunun altına beyaz veya siyah uzun kollu bir tişört ile freestyle yapabileceğim bir pantolon giyiyorum.
Sizi en çok heyecanlandıran şey nedir?
Dünyada önemli bir şey yapma fırsatına sahip olmak beni heyecanlandırıyor. Genç neslin, özellikle de benimle aynı geçmişe sahip kızların, kendilerine inandıkları ve hayalleri için savaştıkları takdirde her şeyin mümkün olduğunu anlamalarına yardımcı olmak istiyorum. Geçmişiniz, inançlarınız veya cinsiyetiniz ne olursa olsun her şeyi yapabilirsiniz. Özgüvenlerini artırmalarına yardımcı olmak istiyorum. Spor ve futbol benim için çok şey yaptı ve bunu yeni nesil kızlara aktarmak istiyorum.