“Futbolcunun cinsiyeti değil, iyisi ve kötüsü vardır”
Nazlıcan Parlak, Kadınlar 1. Lig ekiplerinden Kireçburnu’nda forma giyerken 2019-2020 sezonu sonunda sonunda Romanya Süper Lig takımlarından Piros Security Arat’a transfer oldu.
Azerbaycan Kadın Milli Futbol Takımı forması giyen başarılı oyuncu futbola nasıl başladığını, kariyerinin nasıl ilerlediği, kadın futbolcu olmayı ve futbolda cinsiyet eşitliğini anlattı.
Futbola merakınız nasıl başladı? Futbolcu olmaya nasıl karar verdiniz?
Futbol, ben kendimi bildim bileli hayatımın bir parçası, hatta ta kendisi. Ailecek Galatasaraylıyız. 2000’lerin başında UEFA, Süper Kupa ve 2002 Dünya Kupası üçüncülüğündeki yaşadığımız coşkuyu hiç unutamıyorum. Şanslıyım ki, çocukluğum o yıllara denk gelmiş ve çocukluğum sokakta erkek çocuklarıyla futbol oynamakla geçti. O yıllarda kadın futbol takımları yoğun değildi. Ben zaten çok küçük yaşta spor hayatıma başladım ve lisanslı olarak 5 yıl karate, basketbol ve okul takımlarında atletizm ile uğraştım. Profesyonel olarak 16-17 yaşımda lisedeyken futbola başladım. Bir aile dostumuzdan Kireçburnu’nda Kadın Futbol Takımı açıldığını duydum. Hemen ertesi gün gittik, antrenmana çıktım ve bir sürü gol attım. O zamanki hocam hemen lisans çıkartmamızı istedi ve maceram böyle başladı.
“İlk gol attığımda bu iş için doğduğumu anlamıştım”
Futbola olan bu ilginize ailenizin ve çevrenizin tepkisi ne oldu?
Ailem bana her zaman destek oldu. Zaten futbol aşkını bana aşılayan babamdı. Büyük erkek kardeşim, ben ve babam birlikte antrenmanlar yapardık. Ayrıca anneannem de ilk başladığım yıllarda kulübümde yöneticilik yaptı. Her antrenmanımı ve maçlarımı izlerdi. Ailemin hakkını asla ödeyemem. O yüzden genel olarak kadın futbolcuların karşılaştığı tepkilere bakarsak, şanslı kesimde olduğumu düşünüyorum.
Profesyonel olarak çıktığınız bir maçta ilk golünüzü atınca ne hissettiniz?
İlk gol attığımda bu iş için doğduğumu anlamıştım. Kulüp yöneticimiz o zamanlar anneannemdi ve gol atıp ona koşmuştum. Tarif edilemez bir duygu.
Romanya Süper Lig takımlarından olan Piros Security Arad Takımı’ndan teklif geldiğinde ne hissettiniz? O anları bizimle paylaşır mısınız?
Açıkçası sezon başında yurt dışına çıkma durumlarım olmuştu ve değerlendirmemiştim. Devre arasında böyle bir teklif oldu. Benim için iyi bir deneyim olacağını düşündüm ve kabul ettim.
“Futbolu çok seven ve oynamak isteyen fakat ailesinin onaylamadığı bir sürü kız çocuğu var”
Futbolda kadın olmanın avantajları ve dezavantajları nelerdir? Aynı zamanda futbol oynamak size neler kattı?
Açıkçası bedensel olarak güçlüyseniz, mental olarak da güçlü olmanız kolaylaşıyor. Hayatın getirdiği zorluklara karşı daha dik ve güçlü bir duruş sergiliyorsunuz. Atatürk’ün dediği gibi: “Sağlam kafa, sağlam vücutta bulunur.” Ayrıca futbol, bir ekip çalışmasıdır. Paylaşmayı, birlikte hareket etmeyi ve uyum sağlamayı gerektirir. Bunları düşünürsek sosyal hayata katkısı vardır. Futbolun avantajlarının bunlar olduğunu düşünüyorum.
Dezavantajları ise tabii ki profesyonel olarak yaptığımız bu iş ile hayatımızı idame ettirecek kadar maddi gücümüzün olmamasıyla başlıyor. Erkek futbolcuların sahip olduğu medya ve taraftar desteğinin %10’una sahip olsak her şey çok farklı olabilirdi. Maddi olanakların iyileştirildiğini düşünürsek, bu iş teknik ekiple başlar, oynatılan sahaya kadar değiştirilir. Ülkemizde Kadınlar 1.Ligi, erkek süper ligine eşit seviyededir fakat erkek 3. Lig seviyesinin imkânlarına bile sahip değil. En basit örnek, oynatılan saha bile sentetik çim. Avrupa’da kadınlar süper lig maçları gerçek çim sahada oynanıyor. Bu futbolcunun sağlığı açısından çok önemli bir ayrıntı. Kaç tane kulübün kendine ait tesisi var? Beşiktaş dışında zannetmiyorum. O da kadın futbolu için var olan bir tesis değil, kulübün büyüklüğüyle alakalı bir durum. Ayrıca, futbolu çok seven ve oynamak isteyen fakat ailesinin onaylamadığı bir sürü futbolcu kız çocuğu var. Velisiyle ikna etmek için birebir görüştüğüm oyuncu bile oldu. Ülkemizdeki algının tamamen değişmesi gerekiyor.
“Futbolcunun cinsiyeti değil, iyisi ve kötüsü vardır”
Toplumda futbol “erkek oyunudur”, “kadın futboldan ne anlar?”, “kadından da futbolcu mu olur?” algısı ve söylemleri varken, kadın futbolcu olmak nasıl bir duygu?
Sporun cinsiyeti yoktur, buna katılmıyorum. Futbolcunun iyisi ve kötüsü vardır. Açıkçası bu tarz söylemleri duyduğumda sadece eğleniyorum. İsteyen istediğini söylemekte özgür fakat görünen köy kılavuz istemez. Bu zamana kadar böyle düşünen ve beni izledikten sonra fikrini değiştirip sonsuz saygısını kazandığım çok insan oldu.
Sizce, Türkiye’de kadın futbolunun sorunları nelerdir? Türkiye’de kadın futbolu ve futbolcularla ilgili en önemli eksiklikler nelerdir?
Erkek futboluyla kıyaslarsak, maddi ve manevi yetersizlikler mevcut. Bu da kadın futbolcuların motivasyonunu etkiliyor bence. Fakat bir işte başarılı olmak istiyorsanız önce zorluğunu çekmelisiniz ve emek harcamalısınız. Çok çalışmalısınız bu bir gerçek. Türkiye’deki kadın futbolcu arkadaşlarım belki bana kızacak ama onların tembel olduğunu düşünüyorum.
“İsteyen her kız çocuğu futbolcu olabilir”
Son olarak, futbolcu olmak isteyen kadınlara ne tavsiye edersiniz?
Klişe olacak ama çok çalışmaları gerekiyor. İsteyen her kız çocuğu futbolcu olabilir ama önemli olan iyi futbolcu olmak, farf yaratmak. Disiplin, kararlılık, kendine inanç… Bunlar olmadan başarılı olamazlar. En önemlisi de, başarısız olacaklarını baştan bilmeleri ve ona göre her başarısızlıktan ders çıkarmaları. Aynı hataları tekrarlamamak için çalışmaları ve asla pes etmemeleri gerekir.