Eşcinsel bir tırmanışçı olan Dastan Kasmamytov’un nefes kesen hikayesi: Annem hasta olduğumu düşünüp dağ başında bir büyücüye götürdü
Dastan Kasmamytov’un hikayesi.. ailesine eşcinsel olduğunu açıkladı, annesi hasta olduğunu düşünüp dağ başında bir büyücüye götürdü, LGBTİ+ hakları savunuculuğu yaptığı için ülkesinde kolluk kuvvetlerinden şiddet gördü, Almanya’ya göçmek zorunda kaldı, şimdi dünyanın en yüksek 9 dağının zirvesinde gökkuşağı bayrağı dalgalandırmayı hedefliyor…
28 yaşındaki tırmanışcı Dastan Kasmamytov, Kırgızistanlı eşcinsel bir LGBTİ+ hakları savunucusu.
Kasmamytov, Kırgızistan’da eşcinsel erkeklerin polis tarafından şantaja uğradıklarını ve kolluk kuvvetleri tarafından fiziksel saldırıya uğradıklarını anlatmasının ardından polisler tarafından şiddet gördü ve ülkesini terk etmek zorunda kaldı. Bunun üzerine genç dağcı 2015 yılında, henüz 25 yaşındayken Bilgisayar Bilimi okumak için Almanya‘ya taşındı.
Kasmamytov, ülkesinden uzak kalsa da dağlardan uzak kalma niyetinde değil.
İnsan hakları savunucusu, şimdi dünyanın en yüksek 9 dağının zirvesine tırmanmak ve orada gökkuşağı bayrağını dalgalandırmayı hedefliyor. Bunu başaran ilk Orta Asyalı olmak istediğini söyleyen Kasmamytov, 2018’de başlattığı ve “Pembe Zirveler” adını verdiği bu projesi kapsamında şimdiye kadar hedeflediği dağlardan üçüne tırmanabildi.
Kasmamytov, 9 büyük zirveye gökkuşağı bayrağı dikme isteğinin sebebinin, LGBTİ+’ların görünürlüğünü artırmak ve Kırgızistan’daki LGBTİ+ varlığına dikkat çekmek olduğunu söylüyor: “Bunun, küçük ülkemiz için büyük bir başarı olacağına inanıyorum ve açıkçası bu, gey biri tarafından yapılırsa daha çılgınca olur”.
Kasmamytov’un, Thomsen Reuters Vakfı’nın bir inisiyatifi olan OpenlyNews‘e anlattığı hikayesini sizler için çevirdik…
Dastan Kasmamytov: Çok özel bir andı
Projesi kapsamında sonuncusu 2024’te Everest Dağı olmak üzere toplam 9 dağa tırmanmayı hedefleyen Kasmamytov’un tırmanmayı hedeflediği 9 dağ şöyle: Kosciuszko, Puncak Jaya, Vinson, Aconcagua, Everest, Denali, Kilimanjaro, Elbruz ve Mont Blanc.
Kasmamytov, ilk hedefi olan Elbrus Dağı’na 2018’in eylül ayında tırmanmayı başardı ancak bu pek de kolay olmadı. Zira 28 yaşındaki dağcı, bu dağa tırmanmak için gittiği Rusya‘da sınır yetkilileri tarafından 6 saat süren bir sorguya alındı ve bu sorgu sırasında kendisine ailesi ve cinsel yönelimi hakkında sorular soruldu.
Sorgunun ardından ülkeye girişi gerçekleşen Kasmamytov, 5.642 metrelik zirveye ulaştığında gözyaşlarını tutamadı.
Elbrus’un ardından 2018’in ekim ayında Avustralya’da Kosciusko ve Tanzanya’da Kilimanjiro dağlarının zirvesine ulaşmayı başaran Kasmamytov, gökkuşağı bayrağını bu noktalarda dalgalandırmayı başardı. Kırgızistanlı dağcı, Kilimanjaro’daki tırmanışı için “Bayrağı en homofobik ülkelerden birinde dalgalandırdım, bu çok özel bir andı” dedi.
Açılma: “Dağ başında bir büyücüye götürüldüm, dehşete kapıldım”
Kırgızistan’ın başkenti Bişkek’teki kapalı bir kaya tırmanma kulübünde başlayan tırmanış macerasının ardından Kasmamytov, 18 yaşında ailesiyle bir görüşme gerçekleştirerek yönelimini açıkladı. Kasmamytov, o günü ve sonrasında yaşadıklarını şöyle anlatıyor:
“‘Annem sen bir ibne misin?’ diye sordu. ‘Hayır’ diyemedim ve ağlamaya başladım. Korkunç derecede ahlaksız biri olduğumu hissettim. Benimle gerçekten gurur duyuyorlardı ve şimdi temelde onurlarını tehdit ediyordum.”
Kasmamytov’un annesi Zhyrgal, onu sözde “dönüşüm terapisi” ile “iyileştirmek” (!) istedi.
Kasmamytov’u ilk olarak bir devlet psikiyatri merkezine götüren Zhyrgal’e, burada oğlunun eşcinsel oluşunun psikolojik bir hastalık olmadığı söylendi. Bu yanıt karşısında tatmin olmayan Zhyrgal, daha sonra oğlunu kışın bir dağın eteklerindeki bir büyücüye götürdü ve ona mum ışığında Arapça duaları okudu.
“Dondurucu derecede soğuk bir odada oturduk. Tedavi arayan diğer insanlarla dolu gerçeküstü bir deneyimdi. Gerçekten korkutulmuş, korkmuş ve dehşete kapılmış hissettim. Tarikatta, dini bir mezhepte olduğumuzu hissettim. Çoğu alkolik olan birçok hastanın yerde debelenerek bağırıp çağırdığını hatırlıyorum (gülerek)”
Daha sonra Zhyrgal, oğlunu koruması için odasının duvarına “Çirkin büyücü”nün bir posterini astı ve her sabah saat 6’da, ona kiliseden getirdiği “kutsal suyu” içirdi.
Kabul edilme: “Çocuğumun hayatı ve mutluluğu önemli”
Kendisine yaşattıkları sebebiyle ailesini suçlamadığını söyleyen Kasmamytov, “İçinde yaşadığımız tüm bağlamı biliyordum ve aslında kovulmaktan ve dövülmekten korkuyordum” dedi.
Zamanla, özellikle eylemlerinin onu depresyona soktuğunu fark ettiklerinde, ebeveynlerinin ona karşı olan tutumlarında bir yumuşama oldu. İki yıl sonra ise eşcinsel olduğunu kabul ettiler.
Mart ayından bu yana karantinada yaşadıkları Berlin‘deki dairesinden konuşan Kasmamytov’un annesi Zhyrgal, “İç huzur noktasına geldim ve çocuğumun benim için daha önemli olduğuna ve onun benim bir parçam olduğuna karar verdim. Önceki kısmı hayatımdan nasıl silebilirim? Çocuğumun hayatı ve mutluluğu önce gelmeli” dedi.
Kaçış: İşler yeniden zorlaştı, şiddet gördü
Ancak Kasmamytov için hayat, yer aldığı savunuculuk grubu İnsan Hakları İzleme Örgütü ile birlikte 2014’te gerçekleştirdiği basın toplantısında LGBTİ+’ların polis tarafından istismar edildiğini hakkında konuştuktan sonra yeniden zorlaştı.
Takip eden günlerde, ülkenin önde gelen Müslüman din insanı, eşcinsel ilişkilere aleyhinde bir fetva yayınladı ve Kasmamytov ile birlikte diğer LGBTİ+ aktivistler fiziksel olarak saldırıya uğradı.
Tüm bunların ardından Kasmamytov, çareyi ülkeyi terk etmekte buldu ve 2015’te ailesiyle birlikte Berlin’e yerleşti.
“Bir miktar tepki göreceğimi biliyordum ama durumların benim adına bu kadar kötü olacağını tahmin etmiyordum”
Ailemle gurur duyuyorum
Dastan Kasmamytov’un annesi Zhrygal, “Her iki çocuğumu birden kucaklayabildiğim için mutluyum” diye konuşurken Berlin’de ailesiyle birlikte mutlu bir yaşam süren Kasmamytov ise “Şu anda mutluyum ve ailemle gurur duyuyorum. Beni kabul ediyorlar ve oğulları olarak seviyorlar ifadelerini kullandı.