Diğer Sporlar

Azize Bekar: “13 yaşımdan beri anne ve babamdan kopuğum, onlardan ayrı yaşıyorum”

Ammar Ovacı

Milli bisikletçi Azize Bekar. Henüz 18 yaşında. İmkansızlıklar içerisinde olmasına rağmen yılmayıp var olma mücadelesi verdiği bisiklet sporunda yakın zamanda büyük bir başarıya daha imzasını attı.

Alanya’da yaşayan Bekar, 13 yaşında başladığı bisiklet sporunda kısa sürede yeteneğiyle öne çıkmayı başardı. Öyle ki genç sporcu, 2016’da, henüz 14 yaşındayken katıldığı 2016 Türkiye Şampiyonası’nda hem dağ hem yol yarışmalarında, kategorisinde şampiyon olarak altın madalyanın sahibi oldu.

Kısa sürede dikkatleri üzerine çeken Bekar, koronavirüs salgından yaklaşık bir ay önce, kariyerini bir adım ileriye götürecek bir başarıya imza attı ve Avrupa’nın en eski bisiklet yarışlarından biri olan Tour of Flanders’in koşulduğu Belçika’dan ASFRA Flanders Racing kulübüne transfer oldu.

Salgın sebebiyle hayallerine kısa bir mola vermek zorunda kalan Bekar, uluslararası yarışlarda Belçika takımının formasıyla Türkiye’yi temsil etmek için sabırsızlanıyor. Anne ve babasının ayrı olması sebebiyle 13 yaşından beri yalnız yaşayan ve mücadelesini tek başına sürdüren Bekar ile konuştuk.

Azize Bekar: ‘Bisiklet spor değil ki’ gibi tepkiler aldım, insanlar bazı şeyleri anlamıyor

Öncelikle bize kendinizi tanıtabilir misiniz? Azize Bekar kimdir?

Spor hayatım, şuan aktif olarak devam ettiğim bisiklet sporundan çok önceye dayanıyor. 11 yaşımdan itibaren koşu, çim hokeyi ve atletizmin farklı dallarıyla ilgilenerek sporla hep iç içe bir çocukluk geçirdim. Elimi uzattığım her branşa aynı özeni ve çalışma disiplinini gösterdim ve en son “kendimi buldum” diyebileceğim bisiklet sporunda kaldım.

6. senemi tamamlayacağım bu sporda hala ilk günün tutkusuyla devam ediyorum. Şuan 19 yaşımdayım ve bu sezon başında elitlerde ki ilk yılıma geçtim. Kariyerim boyunca, birçok milli takım kampında ve yurt dışı yarışlarında yer aldım ve hedeflerim doğrultusunda ülkemi en iyi şekilde temsil ettim ve etmeye devam ediyorum.

Diğer branşların aksine bisiklet, sürekli ve düzenli bir kondisyon ile istikrar isteyen, biraz ağır bir branş. Siz de bu zorlu branşı tercih etmişsiniz. Bu nasıl oldu ve tepkiler aldın mı?

Salon sporlarını oldum olası sevmemişimdir. Her gün stabil olarak aynı salonda ter dökmek bana göre değil. Ben, bisikletimin bana verdiği doğayla baş başa olmanın imkanını yaşıyorum. Elbette bu seçimimde bazı tepkiler aldım. Bunların başında ise “bisiklet spor değil ki” tepkileriydi. Bazı insanlar bisikletin kazandırdıkları ve bu spor uğruna verdiğimiz emekleri asla anlamıyorlar. Bu yüzden tepkilerin olması gayet normal. Ama ben sevdiğim işi yapıyorum ve bundan hoşnutum.

Eğitim hayatın da sürüyor. Hem sporla ciddi bir şekilde uğraşmak, bunu milli bir sporcu olarak yapmak hem de eğitimini sürdürmek zor olmuyor mu?

Tabii ki de yeri geldiğinde oldukça zorlanıyoruz. Fakat biraz fedakarlıkla aşılamayacak sorunlar olmuyor. Hayatımızı düzenli ve planlı bir şekilde yaşamayı öğrendiğimizde her şey yolunda gidiyor ama yapılması gereken bir şeyi yarına ertelediğimizde, düzen bozulduğu için işleri zorlaştırıyoruz. Burada kilit nokta, öz disiplin.

“13 yaşımdan beri anne ve babamdan kopuğum, onlardan ayrı yaşıyorum”

Azize Bekar | Fotoğraf: Azize Bekar - Instagram

Belçika takımı ASFRA Flanders Racing ile anlaştın. Teklif geldiğinde ilk ne hissettin?

Sezon başında zor bir süreçten geçiyordum. Bisikletimin çıkardığı mekanik sorunlar, kamplar ve yarışların yaklaştığı anda beni çok sıkıştırmıştı. Sezon başındaki ilk federasyon yarışımı antrenörümün bisikletiyle yarışarak kazanmıştım. Her şey böylesine zor giderken, değerli ağabeyim Mustafa Kemal Canfedai sayesinde Belçika takımına transferim gerçekleşti. Bu benim için spor hayatımın dönüm noktalarından birisi oldu. Tam anlamıyla mucizeydi.

Peki artık Belçika’da mı yaşayacaksın?

Şu an için planlarımız arasında Belçika’da yaşamak gibi bir oluşum yok fakat bu zor zamanları atlattığımızda kamp ve yarışlara tabii ki de katılacağım.

Belçika’da yaşayacaksan ailenden ve doğup büyüdüğün yerlerden uzakta yaşamak zor olmayacak mı? Bu seni korkutuyor mu yoksa kolay adapte olan biri misindir?

Ben 13 yaşımdan bu yana ailemden kopuk yaşıyorum. Bu spora başlama sebebim anne ve babamın ayrılması olmuştu. Bir dönem sadece babamla yaşarken şimdi her ikisinden de ayrı yaşıyorum. Bu yüzden Belçika’da ya da herhangi bir yerde ailemden uzakta olmak beni olumsuz yönde etkilemeyecek.

Ancak bu transferden bir ay sonra koronavirüs salgını yaşandı ve Belçika’ya gidemedin? Yeni takımınla hiç çalışma şansın oldu mu? Bunun için ne söylemek istersin?

Koronavirüs henüz ülkemizde etkisini göstermemişken Belçika Takımı ile antrenman yapma şansım olmuştu. Takımımla ilk startımı Alanya- Dimçayı etabında almıştım. Benim için güzel bir tecrübeydi . Takımımla yaptığım her antrenmandan oldukça memnun kaldım. Birlikte daha çok çalışma fırsatımızın olacağına eminim…

Şu an Antalya’dasın, koronavirüs salgını sırasında antrenmanlarını nasıl sürdürüyorsun? Çalışmaların nasıl gidiyor?

Çalışmalarına uzun bir süre tek başıma, insanlardan ve şehirden uzak yerlerde devam ettim. Doğruyu söylemek gerekirse bana çok iyi geldi. Kendimi dinleme fırsatı buldum. Şu an biraz daha rahat durumdayım ve aynı şekilde antrenmanlara düzenli şekilde devam ediyorum.

2024 Olimpiyatlarında ülkemizi temsil etmen bekleniyor. Bu nasıl bir duygu, seni heyecanlandırıyor mu?

2024 Olimpiyatları için ben üstüme düşen çalışmalarımı yapıyorum. Fakat maalesef ki burada iş sadece bende bitmiyor. Ülke olarak olimpiyat kotasında olabilmemiz için yurt dışındaki yarışlarda daha aktif olup puan toplamamız gerekiyor. 2024 Olimpiyatlarına gitme fırsatını ne yazık ki ben dahil hiç kimse tek başına elde edemez.

“Kadın bisikletçilerin de erkekler kadar ciddiye alınması gerekiyor”

Pek çok sporda olduğu gibi bisiklet de erkek egemen ve kadınların cinsiyet ayrımcılıklarına maruz kaldığı bir spor. Bunun hakkında ne söylemek istersin, bu durum gerçekten böyle mi? Sen daha önce bir ayrımcılık yaşadın mı?

Elbette bariz ayrımcılıklar mevcut. Kadın bisikletçilerin de, erkekler kadar ciddiye alınması gerekiyor. Aynı özenle destek verilmeli ve yarışlarda buna yönelik çalışmalar yapılmalıdır.

Türkiye’de kadın bisikletçi sayısının yeterli düzeyde olduğunu düşünüyor musun? Düşünmüyorsan sence Türkiye’de kadın bisikletçi sayısı neden az?

Kesinlikle Türkiye’deki kadın bisikletçi sayısı yeterli değil. Bunun başlıca sebeplerinden birisi de antrenörün kadın sporcuya olan davranış ve desteği. Kadın sporculara, erkek sporculardan farklı yaklaşılmalı. Kadın sporcuların belirli dönemlerde duygusal anlamda iniş çıkışları oluyor. Bu dönemlerde yeterli özen gösterilmezse sporcu kaybedilebilir.

“Her kadın, hem sporcu hem de bakımlı bir kadın olabilir”

Azize Bekar | Fotoğraf: Yücel Çakıroğlu

Buradan senin gibi başarılı bir bisikletçi olmak isteyen genç kadınlara neler söylemek istersin?

Her kadın, hem sporcu hemde bakımlı bir kadın olabilir. Bisiklet erkek sporu değildir. Spor branşlarının cinsiyeti yoktur. Kadın isterse yapar, limitleri sadece biz koyuyoruz.

Son olarak, eklemek istediğin bir şey var mı?

Bu zor günlerde sporcu psikolojisinin pozitif yönde olması çok önemlidir. Bu anlamda bana sponsor olarak motivasyon sağlayan: Garmin Türkiye Distribütörü BAYTEKİN’e, kadınlara özel bisiklet üretimi yapan Liv Bisiklet’e, forma sponsorluğumu üstlenen Sora Tekstil’e, bu firmalarla iletişimi sağlayan Ali GÜLCAN’a, Tokat Erbaa’dan önemli firmalarla benim adıma iletişime geçip malzeme desteği sağlayan M. Levet OKYAR’a ve bu günlerde büyük emeği olan kolüp antrenörüm Barış ÜNLÜ’ye sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum. (AO/ASK)

İlginizi Çekebilir

...
Hamile sporcunun kadroya alınması ülkede tartışma yarattı: “Hamilelik bir sakatlık değil”
...
2020’nin en etkili 100 kişisi listesinde 4 kadın sporcu yer aldı
...
UFC’de dövüşen lezbiyen çift, bir kız çocuğu dünyaya getirdi
...
Akit yazarı, Şirin Mine Kılıç ve İBB SK’yı hedef aldı: Feminist ve eşitlikçi!

Popüler Haberler

...
Başörtüsüyle spor yapan hâfıza linç girişimi: “İzlerken utandım, sen kadınsın, edebini bileceksin!”

525 kere okundu.

...
12 yaş altı kız futbol Takımı erkekler liginin şampiyonu oldu

460 kere okundu.

...
Dilara Gedikoğlu: Cinsiyet ayrımı sadece sporda değil toplumdaki çoğu noktada karşımıza çıkıyor

440 kere okundu.

  1. https://vinturigallery.com/
  2. https://www.pelumrd.org/
  3. https://www.reachtbnetwork.org/
  4. https://verticalrhythm.org/
  5. https://praznikmimoze.com/
  6. https://chattanoogaanc.org/
  7. https://www.ffbanimalshelter.org/
  8. https://www.climatecostproject.org/
  9. https://marychristiefoundation.org/
  10. https://sunyeye.org/
  11. https://www.aftib.org/
  12. https://www.nspsmo.org/
  13. https://fictiontofashion.com/
  14. https://www.cmu-cisr.org/
  15. https://alansavunmasi.org/
  1. HOME