Yağmur Uraz: “Cinsiyetçiliğin sebebi, ebeveynlerin erkek çocuklarını ayrıcalıklı büyütmesi”
Beşiktaş Kadın Futbol Takımı oyuncularından Yağmur Uraz, Beşiktaş Dergisi Eylül sayısı için Türkiye’de ve Türkiye sporunda cinsiyetçilik konulu bir yazı kalem aldı.
TFF Kadınlar 1. Lig‘de 2019-2020 sezonunu ikinci sırada tamamlayan Beşiktaş‘ta forvet oyuncusu Yağmur Uraz, Beşiktaş dergisine Türkiye toplumu ile Türkiye sporundaki cinsiyetçilik ve bunların sebepleri hakkında bir yazı yazdı.
TFF Kadınlar 1. Lig’de 2019-2020 sezonunu gol kraliçesi olarak bitiren Uraz, cinsiyetçiliğin oluşmasındaki en temel problemin erkeklerin yetiştirilme tarzı olduğunu söyledi.
Yağmur Uraz: “‘Erkektir, o yapar’ düşüncesini yıkmamız gerekiyor”
‘Türkiye’nin en çok kavga, gürültü ve şiddet olaylarının yaşandığı bir mahallede büyüdüm. Gün içerisinde birçok kavgaya, şiddete, sözlü tacize şahit oldum. Tüm bu ortamlara rağmen evimin içinde çok farklı bir durum vardı. Aile içi sorunlarımızın çoğu iletişim yoluyla çözülüyordu. Bunların doğrultusunda bir insanın içindeki şiddet eğiliminin öncelikle doğduğu, büyüdüğü ve yaşadığı aile ortamıyla bağlantılı olduğunu düşünüyorum.
“Kadının toplumdaki rolü, erkeklerin gözünde ayrı, annelerin gözünde ayrı. Ben bunun tamamen ebeveynlerin erkek çocuklarını ayrıcalıklı büyütmesinden kaynaklı olduğunu düşünüyorum.
“Mesela ‘Erkektir, o yapar’ düşüncesi kalıplaşmış artık. Bu düşünceyi yıktığımızda bir şeyleri değiştirebileceğimize inanıyorum.”
“Sadece insana değil, hayavana şiddete de dur demeliyiz”
“Sadece erkeğin kadına değil, insanın insana, insanın hayvana uyguladığı sözlü, fiziksel şiddetin hepsine karşıyım.
“Dünya alışılmışın dışında çok zor ve farklı bir süreç geçirdi. Birçok çift, birçok aile hiç olmadığı kadar bir arada zaman geçirmek zorunda kaldı. Bu süreç bazılarına iyi geldi, bazılarına ise hiç iyi gelmedi. Özellikle kadın-erkek arasındaki şiddet gündemlerine daha çok rastladık.
“Tüm bunları göz önüne aldığımızda ülkemizdeki şiddet olaylarının tamamen bitmesi için, karşılaşılan sorunları iletişim yoluyla çözülmesini, konuşmaların çözüm odaklı yapılmasını ve kendi değerlerimizi kaybetmeden bir yaşam sürdürülmesini temenni etmeliyiz.
“Cinsiyetin değil yeteneğenin tartışılması lazım”
“Sporun dini, dili, ırkı, cinsiyeti yoktur. Ülkemizde olan branşlarda cinsiyet ayrımı yapılmaksızın, o spora yakıştırılmaktan ziyade o sporun içinde sergilediği yeteneğinin konuşulmasından yanayım.
“Kadın, olduğu her yer güzeldir ve her branşa da yakışır. Maalesef ülkemizde hâlâ futbolun sadece erkeklere has bir oyun olduğu düşüncesinde olan insanlar mevcut. Bu kişiler çok şanssız çünkü BJK Kadın Futbol Takımı’nı henüz izlememişler. Futbolun kadınlarla çok güzel olduğunu, çok da iyi oynadıklarını görmekten mahrum kalmışlar. Bu kişileri sezonumuzun başlamasıyla ilk maçımızda seyirci olarak görmek isteriz.”